Tarımda gübre alarmı
Gübre fiyatının son 1 yılda 4 kat artması çiftçiyi, alternatif ürünlere yöneltiyor. Bu durumun önümüzdeki yıl buğday ve arpa rekoltesini olumsuz etkileyeceğini belirtiyor.
Mehmet Hanifi Gülel,mehmet.gulel@dunya.com
07 Aralık 2021 07:00
Mehmet Hanifi GÜLEL
Dünyada devam eden gübre krizi, Türkiye’yi de olumsuz etkiliyor. Döviz kaynaklı fiyat artışları nedeniyle çiftçiler gübreye erişemiyor ve ürün ekiminde gübre kullanımında azaltmaya gidiyor. Başta buğday olmak üzere birçok üründe ekim esnasında atılması gereken gübre yüzde 50 daha az kullanılıyor. Gübre kullanımının azaltılmasının, önümüzdeki sezon ciddi rekolte kayıplarına neden olması bekleniyor. Ziraat odaları başkanları, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu buğday ve arpa üretiminde meydana gelebilecek rekolte azlığının, 2022 yılında ciddi fiyat artışlarına neden olabileceğini belirtiyorlar. Gübre kullanımının azalması gıda güvenliğini de tehdit ediyor. Ayrıca bu durumun Türkiye’nin ithalat faturasının daha da kabarmasına yol açması bekleniyor.
Öte yandan yüksek gübre fiyatlarından dolayı başta Güneydoğu olmak üzere, tahıl ekimlerinde ürün deseni değişiyor. Birçok çiftçi kuru tarım yapılan alanlarda buğday ve arpa yerine daha az gübre isteyen mercimek ve nohut ekimine yöneliyor. Türkiye’nin küresel ısınmadan dolayı kuraklığın pençesinde olması, çiftçilerin ekim yapmaya mesafeli olmasına neden oluyor.
“Mercimek ve nohut alanları yüzde 70 arttı”
Şanlıurfa’da mercimek ve nohut alanlarının geçen seneye oranla yüzde 70 oranında arttığını kaydeden Hilvan Ziraat Odası Başkanı ve Şanlıurfa Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Hikmet İpar, bunun nedeni olarak gübre kullanımını gösterdi. İpar, “Gübre çok pahalı olduğu için çiftçiler ekim sırasında daha az gübre isteyen ürünlere yöneldi. Daha önce çok az gübre verdikleri mercimeğe hiç vermemeye başladılar. Gübrenin pahalı olmasından kaynaklı mercimek ve nohut alanlarımız arttı. Gübredeki fiyat artışı ekim desenini değiştirdi. Son 17 aydan bu yana gübreye 37 kez zam geldi. DAP gübre fiyatı 3 bin TL’den 14 bin 200 liraya yükseldi.
Önümüzdeki yıl şöyle bir endişemiz var; buğday ekim alanları azaldığı için muhtemelen Türkiye’de üretilen toplam buğday miktarı düşecek ve ithalatı daha çok artacak” dedi.
Bölgede yağışların gecikmesine rağmen, üretimde herhangi bir problem beklemediğini ifade eden İpar, genelde mercimeğin yağmurdan sonra ekildiğini ve bu durumun mercimek ekimlerini geciktirdiğini aktardı. Eğer iklim şartları iyi giderse mercimek rekoltesinde geçen yıla göre artış beklendiğini dile getiren İpar, “2021’de kuraklıktan dolayı rekoltede ciddi oranda azalma meydana geldi. Bu yıl artmasını bekliyoruz. Son yılarda çiftliler bazı arazileri bahçeye çevirerek badem ve fıstık ekimine ayırıyor” diye konuştu.
Çiftçilerin şu anda en büyük sorununun yüksek girdi maliyetlerden dolayı ekim yapamamak olduğunu ifade eden İpar, çiftçilerin borçlanarak ekim yapabildiğini aktardı. Kuraklık desteklemelerinin de daha ödenmediğini hatırlatan İpar, “2021 yılının sertifikalı tohum desteği dahil daha ödenmedi. Sertifikalı tohum kullanımında da bölgemizde bir nebze de olsa düşüş oldu. Bu durum da sertifikalı tohum fiyatlarının artışından kaynaklandı. Yine çiftçilerin Ziraat Bankası borçlarında halen bir değişiklik yapılmadı” şeklinde konuştu.
ZİRAAT ODASI BAŞKANLARI DEVLETTEN ACİL DESTEK BEKLİYOR
Sulu tarımda pamuk ve mısır ekimi fazla
Bu yıl yüksek fiyattan ekim yapabildiklerini ifade eden Diyarbakır Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Mehmet Cevat Delil, bu mevsimde buğday, arpa ve mercimek ekimi yapıldığını bildirdi. Bu yıl gübre fiyatının artışından dolayı özellikle kuru anlarda mercimek ve nohut ekiminin artacağına dikkat çeken Delil, “Sulu tarım yapılan alanlarda pamuk ve mısır ekimine talep fazla. Ekimlerde gübre miktarını azaltan çiftçiler oldu. Toprak analizine göre sulu tarımda 40 kilo gübrde kullanan çiftçi bu yıl 20 kilo kullanabildi” dedi.
Mardin’de mercimek ekimi yüzde 30 civarında
Mardin Kızıltepe Ziraat Odası Başkanı Bedirhan Dinler, fiyatının çok yüksek olmasından dolayı yeterli gübrenin kullanılamadığını aktardı. Eskiden 30 kilo buğdaya, 30 kilo gübre attıklarını bilgisini veren Dinler, “Şimdi 30 kilo buğday, 15 kilo da gübre kullanıyoruz. Gübrenin fiyatı çok yüksek olmasından dolayı çiftçinin gücü yetmiyor. Bizde de mercimek ve nohut ekiminde artış oldu. Devletin yüzde 75 destekli mercimek tohumu dağıtmasıyla birçok çiftçi mercimek ekmeye başladı. Bölgede eskiden yüzde 10 civarında olan mercimek ekimi, bu yıl yüzde 25-30 civarında. Diğer yandan bölgemizde kuraklık haricinde en büyük sıkıntımız elektrik ücretlerinin yüksek olması” diye konuştu.
"Üreticilerimiz bu gübre fiyatı ile takviyeyi maalesef yapamaz"
Gübre fiyatlarında yaşanan fiyat artışına karşı, devletten acilen destek beklediklerini ifade eden Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker, üreticilerin ekim ayında taban gübresini ileride takviye ederim düşüncesiyle az kullandığını bildirdi. Gübre fiyatlarının şu anda 4 kat artmış durumda olduğuna dikkat çeken Kavuneker, “2021 yılı başında üre gübresi 3,5-4 bin TL civarında seyrederken şu anda 13 bin TL. Üst gübresinin fiyatı geçtiğimiz yıllarda taban gübresine göre çok aşağıdayken şu anda taban gübresini de geçmiş durumda. Üreticilerimiz bu gübre fiyatı ile takviyeyi maalesef yapamaz. Zaten küresel anlamda kuraklığın yaşandığı bir süreçteyiz. Bu yüzden devletimiz nasıl yurt dışından arpayı, gıdayı dengelemek için ithal ediyorsa, gübreyle de ilgili böyle bir çalışma yapmasını bekliyoruz. Çiftçiye gübreyi, üretimi arttırmak için destek olarak versinler. Çünkü böyle giderse üretim maalesef düşecek. Bir de şöyle bir sıkıntı söz konusu; gübreyi atarız fakat yağış olmazsa bu durum ayrı bir verim düşüklüğüne sebep olacak. Süreç yağışa bağlı değişkenlik göstereceği için şu anda ne kadar bir verim kaybımız olur kestirmek çok zor. Hükümetimizden acilen gübre konusunda destek bekliyoruz” dedi. Merkez Meram Ziraat Odası Başkanı Murat Yağız ise, gübre fiyatlarının artmasıyla dekara düşen gübre atım miktarının yüzde 50’nin altına indiğini belirterek; “Bu durum verime yüzde 50 oranında yansıyacak. Burada izlenmesi gereken politika şu; Dünyada şu anda 4 ülkede; Rusya, ABD, Hindistan ve Çin’de gübre ve enerji maliyetleri sabitlenmiş durumda. Aynı politikanın ülkemizde de uygulanması gerekiyor. Şayet önlem alınamazsa üretim yüzde 50’den fazla etkilenebilir. Esas gübre kullanımı 12. aydan sonra başlayacaktır. Hükümetimiz fiyatlar a müdahale ederse bu durumun ekonomiye büyük bir katkısı olacaktır” diye konuştu.
“Devalüasyon olduğunda bile gübre yüzde 100 artardı”
Bölgelerinde 2021 sezonunun bittiğini ve son olarak buğday ekildiğini kaydeden Adana Yüreğir İlçe Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, ekilen buğdayda da, ya az gübre kullanıldığını ya da hiç kullanılmadığını söyledi. Esas gübre kullanımının şubat, mart, nisanda aylarında başlayacağını karpuz, soğan, yeşil sebze, narenciye, mısır ve pamuk gibi ürünlere gübre verilmesi gerekeceğini aktaran Doğan, “Şu anda gübre fiyatları çok yüksek ve bir belirsizlik var. Eskiden gübre fiyatları bu kadar artmazdı, devalüasyon olduğunda bile yüzde 100 artardı, şimdi bir yılda yüzde 400 – 600 arasında artış oldu. Sadece parası olan gübre kullanacak. Bu durumun tarımsal üretimde ne kadarlık bir düşüşe neden olacağı, bölgemizde gübre kullanımının başladığı bahar aylarında daha net ortaya çıkacak. Gübreciler de eskisi gibi çekle, senetle gübre vermiyor. Peşin parayla gübreyi alamayan kişi, ya gübreyi az kullanacak ya da dışarıdan, banka kredisinden, tefeciden para bulmaya çalışacak” dedi.
“Zamanında ödenmeyen destekler çiftçinin işine yaramıyor”
Artan girdi maliyetlerinden dolayı çiftçilerin gübreye ulaşamadığını söyleyen Şahinbey Ziraat Odası Başkanı Ali Çolak, bir yıl öncesine kadar ortalama 250 liradan aldıkları 50 kilogramlık gübrenin fiyatının şimdilerde 600 lira seviyelerinde olduğunu söyledi. Çolak, bu durumun gübre kullanımını yarı yarıya düşüreceğini ifade etti. Görüştüğü çiftçilerin birçoğunun gübre alamadığını aktaran Çolak, “Bunun sonucunda da hasadı yapılan ürünün kalitesi ve rekoltesi düşecek. Bu şimdilik büyük bir sorun olarak karşımıza çıkmasa da ilerleyen yıllar için çok büyük bir tehlike arz ediyor. Devlet desteği veriliyor ama biz buna cep harçlığı diyoruz. Devlet “mazotun ve gübrenin yüzde 50’si bizden” diyor ancak çiftçiye verilen destek maliyetlerin yüzde 15-20’sini ancak karşılıyor. Ayrıca zamanında ödenmeyen destekler çiftçinin işini de zorlaştırıyor. 2022 yılına girmek üzereyiz fakat biz henüz 2021 yılının desteklerini önümüzdeki şubat ve mart aylarında alacağız ve şu an hasat ekim dönemindeyiz. Çiftçinin şu an desteğe ihtiyacı var. Her çiftçi borca da gübre alamıyor. Bizim devletten beklentimiz desteklerin yeterli ve zamanında ödenmesi” ifadelerini kullandı.
“Samsun’da tarıma dayalı üretim yüzde 30 azalacak”
Gübre fiyatlarının artmasıyla birlikte Samsun’da çiftçilerin mağdur olduğunu söyleyen Samsun Ziraat Odası Başkanı Hasan Tütüncüoğlu, bu sene Samsun’da tarıma dayalı üretimin yüzde 30 azalacağını dile getirdi. Gübre fiyatlarının aşağıya çekilmesi yönünde adımlar atılması gerektiğini aktaran Tütüncüoğlu, “Biz her ne kadar çiftçimizin yanında olsak da onlara asıl devletin sahip çıkması lazım. Gübre desteğinin daha fazla arttırılması yönünde çalışmaların yapılması gerekiyor. Verimde daha fazla azalma olmaması için gübre fiyatlarının düşürülmesi yönünde devletimizin acilen olumlu kararlar almasını istiyoruz” dedi. Tütüncüoğlu, gübre alamayan aynı zamanda da topraklarını gübresiz bırakmak istemediklerini söyleyen çiftçilerin hayvansal gübreye yöneldiklerini dile getir