Enerjiyi verimli kullanmak

Sanayide, konutlarda ve ulaşımda tüketilen enerjide yüzde 30 verimlilik potansiyeli var. Enerjinin verimli kullanılması için Devlet’in konut sahiplerini de diğer sektörlerdeki gibi desteklemesi gerekiyor.


 

Son günlerde elektrik enerji üretiminde kapasite fazlalığı, elektrik üretiminde yanlış planlamanın sonucu maliyetlerin çok yükseldiği, tüketicilerin bu maliyet yükselmesinin bedelini ödemek zorunda kalacağı, iletim hatlarındaki sorunlar, siber saldırı var iddiaları ile enerji gündemin en önemli konusu haline geldi.

Enerjinin yüzde 75’ini ithal yoluyla karşılayan ülkemiz için başta doğalgaz olmak üzere petrol, ithal kömür önemli hammaddeler. Bu maddelerin ithalatı için ihtiyaç duyulan döviz Türkiye ekonomisi için sorun olmaya devam ediyor.

Üretim yüzünde görülen bu zorluklar ve maliyetler nedeniyle üretilen enerjinin verimli bir şekilde tüketilmesi bir zorunluluk haline gelmektedir. Bu nedenle üretilen enerjinin tüketim alanlarında etkin bir şekilde kullanılması hedeflenmelidir. Uzmanlar bu tüketim alanlarında yüzde 30’a varan verimlilik sağlanabileceğini açıklıyorlar.

Elektriğin yüzde 47’si sanayide kullanıyor

Enerjinin verimli kullanmasının üretim maliyetlerine doğrudan etkilediği en önemli alanların başında sanayi gelmektedir. Sanayide enerjinin ekonomik olarak kullanılması, üretim sisteminde gerekli teknolojik değişikliklerin yapılabilmesi birden fazla uzmanlık alanı tarafından yürütülecek ve sonuçlandırılacak bir çalışma olduğu biliniyor. Özellikle bu amaçla yapılacak çalışmalarda önemli kazanımların elde edilmesi mümkün. Türkiye’de birincil enerjinin yaklaşık yüzde 24’ü, elektriğin ise yüzde 47’si sanayide kullanılıyor. Sanayide enerjiyi yoğun olarak kullanan sektörlerin başında yüzde 22 ile demir çelik sanayi sektörü geliyor. Söz konusu sektörü yüzde 19 ile çimento, cam, seramik ve tuğla sanayi izliyor. Yapılan araştırmalara göre, sanayicilerin enerji maliyetleri toplam maliyetlerinin yüzde 20 ila 50 arasında bir kısmını oluşturuyor. Konu hakkında bilgi ve deneyimi olan çevreler yapılacak basit teknolojik ve otomasyonla demir- çelikte yüzde 30, çimento ve cam sanayinde yüzde 20, kimya ve petrokimya sanayinde ise yüzde 25 oranında bir verimlilik sağlanabileceğini ileri sürüyorlar.

Enerjinin yüzde 43’ı binalarda harcanıyor.

Enerji tüketiminde sanayiden sonra en fazla enerji tüketen alanlardan biri olan binalarda, toplam enerjinin yaklaşık yüzde 43’ü harcanıyor. Yapılan enerji verimliliği araştırmalarına göre, Türkiye’de binalarda birim alanı ısıtmak amacıyla harcanan enerji, AB ülkelerinden yaklaşık üç kat daha fazla. Binalardaki elektriğin yüzde 65’i ev aletlerinde, yüzde 35’i aydınlatmada kullanılıyor. İZODER’in verilerine göre 22 milyon konutun yaklaşık 16 milyonunun ısı yalıtımı bulunmuyor. Binalarda özellikle beyaz eşya gibi ev aletleri ile aydınlatma üreticilerinin tasarrufa yönelik ürünlerinde yapacakları yenilikler de önem taşıyor. Son dönemlerde gerek kullanıcıların bilinçlenmesi gerekse beyaz eşya üreticilerinin beyaz eşyada A+ ve üstü enerji sınıfında üretim yapmaları, aydınlatmada ise LED’li sistemlere geçilmesi binalarda enerji verimliliği potansiyelini artırıyor.

 

Petrolün yüzde 40’ı karayolu ulaşımında tüketiliyor.

Enerjinin yaklaşık yüzde 20’si ulaştırma sektöründe kullanılmakta. Bu nedenle sektör yetkinleri ulaşımda enerjinin etkin kullanıldığı sistemlerin tercih edilmesi gerektiğinin altını çiziyorlar. Bu amaçla demir ve deniz yolu yatırımlarına öncelik tanınması önem taşıyor. Öte yandan araçlarda verimlik standartlarının artırılması ve tüketicilerin emisyonu düşük araçlara yöneltilmesi için çok daha etkin önlemler alınması enerji tasarruflu kullanılmasını sağlayacağı ifade ediliyor. Tüketilen petrol ve petrol ürünlerinin yüzde 95’nin ithal edildiği ülkemizde, bu ürünlerin yüzde 40’ı karayolu ulaşımında kullanılıyor

Enerji tasarrufunda yapılması gerekenler

Sanayi alanında da planlı bir çalışma ile ciddi tasarrufların sağlanmasının mümkün olduğu söyleniyor. Tasarruf amacıyla sanayide yapılan yatırımların Devlet tarafından farklı araçlarla desteklendiği de biliniyor. Öte yandan bu alanda yapılan yatırımlar birim maliyetleri doğrudan düşürdüğü için sanayide bu yönde çalışma yapma işletme için doğal ve kaçınılmaz bir yöneliş haline gelmektedir. Bu nedenle sanayideki enerji tasarruf amaçlı uygulamalar cazip bir alan olarak görülüyor.

Esas sorun ve uygulamada zorlukların yaşandığı alan konut sektörüdür. Her ne kadar yeni binalar “Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği”ne uygun şekilde projelendirilmekte ve inşa edilmekte ise de, eski binaların ısı yalıtımı kat maliklerine bırakılmış durumdadır. Tüccarlara işletmelerinde yalıtım için yaptıkları harcamaları gider yazma imkanı tanırken konut sahiplerine sadece kira gelirlerinden indirme hakkı tanınmıştır. Bu şekilde bir indirimin uygulamasının hemen hemen imkansız olduğu açıktır. Öte yandan 2.5.2017 yılında 1.1.2011 yılından önce yapılmış binalarda Enerji Kimlik Alma zorunluluğu dolmaktadır. Bu tarihten sonra bina satışlarında bu belgeyi ibraz etme zorunlu hale gelecektir. Yukardaki tarihe çok kısa süre kaldığı dikkate alınarak sürenin ivedi şekilde uzatılması gerekmektedir. Aksi takdirde özellikle satış aşamasında bina sahipleri önemli maddi yükleri karşılamak zorunda kalacaktır. Süre uzatımı yanında Devlet’in sanayiciye verdiği destekler gibi, ev sahiplerine yalıtım yapmalarını sağlamak için çok daha etkin maddi destek sağlaması gerekir.

Ulaşım sektöründe toplu taşım yatırımlarının hızlandırılması yanında özellikle insan sağlığını çok daha olumsuz etkileyen dizel otomobillerin kent merkezlerine girişine kısıtlamalar getirilmelidir.

17.01.2017