Amerikan Meteoroloji Topluluğu: 2016 en sıcak yıl oldu

 

 Amerikan Meteoroloji Topluluğu’nun yayınladığı “2016’da İklim Durumu” başlıklı raporda, 2016 yılının dünyada en yüksek sıcaklığın kaydedildiği yıl olduğu bildirildi.

Bilindiği gibi, yapılan araştırmalar ve çalışmalar küresel iklim değişikliği konusundaki riskleri ve tehlikeyi haber veriyor; bunların yanı sıra Türkiye’nin de içinde yer aldığı Akdeniz havzasında da normalin dışında hava koşulları yaşanabiliyor. Buna karşılık ülkemizde iklim değişikliğine uyum konusunda hiçbir önlem alınmadan, ormanlarımızın ve çevresel değerlerimizin yok edilmesi, kentlerimizin betonlaştırılması, ekonominin uzun vadeli bir gelişme perspektifi içinde değil, günü kurtarmak üzere, ama geleceği yok edecek şekilde arazi ve kent rantları üzerinden büyütülmesi girişimleri devam ediyor.

Amerikan Meteoroloji Topluluğu’nun Ağustos 2017’de yayınladığı “2016’da İklim Durumu” başlıklı 298 sayfalık kapsamlı raporda, 2016 yılında 150 yıllık kayıtlara göre en sıcak yüzey sıcaklığının yaşandığı bildirildi. Geçtiğimiz yıl sıcaklığın, 1981-2010 ortalamasının 0.45 -0.56 ⁰C kadar üzerinde olduğu belirtildi.

Hakim durumdaki üç sera gazının, yani karbondioksit (CO2), metan (CH4) ve diazot monoksitin (nitroz oksit) (N2O) yükselme eğilimlerinin 2016’da da sürdüğü belirtilirken, CO2 gazının 2015 ve 2016 yılları arasındaki artışının, 58 yıllık kayıtlardaki en yüksek yıllık artış olduğu bildirildi. Bu güçlü artış sonucunda, daha önce başka kaynaklarca da açıklandığı gibi, atmosferdeki CO2 hacimsel oranının, modern atmosferik ölçüm kayıtlarına ve 800 bin yıl geriye giden buz karotlarının kayıtlarına göre ilk kez 400 ppm (402.9 ± 0.1 ppm)değerinin üzerine çıktığı dile getirildi. Bu arada, uzmanlar tarafından CO2 için güvenilir sınır değerin 350 ppm olarak belirtildiğini not edelim.

Küresel ısınmanın geniş ölçekli bir kuraklıkla birlikte görüldüğü belirtilen Rapor’da, küresel kuraklığın 1950 sonrasındaki birçok yılın önüne geçtiği ve 2016'da küresel çaptaki toprakların en az yüzde 12' sinde şiddetli kuraklık yaşandığı bildirildi. Buna karşılık küresel yağışların da ortalamanın üzerinde seyrettiği belirtildi.

Öte yandan Rapor’da ozon tabakasında geri kazanım anlamına gelebilecek bazı iyileşme göstergelerine de dikkat çekildi.

Akdeniz ve Balkan ülkeleri

Rapora göre, Türkiye’nin de aralarında bulunduğu Akdeniz ve Balkan ülkelerinde yıllık sıcaklık ortalamaları normalin 1⁰ C üzerinde oldu. Balkanların bazı kısımları, Peloponez/Yunanistan ’da ve Türkiye’nin doğusunda daha güçlü anormallikler izlendi. 2016 baharında Bulgaristan’ın bazı kısımları, Yunanistan ve Türkiye’de normalin 2⁰ C üzerine çıkan anormal seyirler saptandı. Ağustos ayında Türkiye’de + 4⁰ C’ye varan anormal pik artışlar izlendi. Buna karşılık Aralık ayında Balkan ülkelerinin yanı sıra, Türkiye ve Yunanistan’da ortalamanın 3- 4⁰ C altında sıcaklıklar görüldü.

Yıllık toplam yağışlar normal düzeyde veya normalin biraz üzerinde olmakla birlikte, Ege denizi civarında ve Türkiye’nin güney kıyılarında normalin yüzde 60’ına kadar düşen azalmalar kaydedildi. Buna karşılık yaz aylarında bazı bölgelerde yüzde 150-300’e varan artışlar, Makedonya, Yunanistan ve Türkiye’de sel ve hasara neden olan fırtınalar yaşandı. Tersine, sonbaharda Türkiye’nin güney kıyıları ve iç bölgelerinde normal mevsim ortalamalarının yüzde 40-60’ına kadar azalan kuruluk görüldü. Türkiye’nin orta bölgeleri, Malta ve Girit adasında Aralık ayındaki yağışlar ise toplamda normalin yüzde 120-200’üne ulaştı.

Yaz aylarında Yunanistan ve Slovenya’da hasar yaratan fırtınalar, Ekim ayı sonlarında İtalya’da kasırga ve Kasım ayında İtalya’da nadir görülebilecek şiddette bir hortum bölgede 2016 yılının dikkate değer olaylarından oldu.

 

http://www.ametsoc.net/sotc2016/StateoftheClimate2016_lowres.pdf

 

                                                                                                                                                              Eylül 2017