Uçaklar düşük fiyatlı, bol CO2’li

Avrupa Birliğinin (AB) 1 Ocak 2012 ‘de yürürlüğe koyduğu uçak şirketlerine karbon vergisinin doğurduğu kriz derinleşiyor.CO2 ve sera gazı etkisine neden olan gazların salınımını azaltmak için alınan bu karara ABD, Çin ve Kanada’nın ardından bu kez Avrupalı şirketler de itiraz ediyorlar.

Hava taşımacılığının yol açtığı küresel ısınma sorunu uzun yıllardır gündemde. Özellikle hava trafiğinin hızla artması ve hatta çok kısa mesafelerde dahi hava yolunun tercih edilmesine paralel olarak taşıma bedelleri de göreceli olarak ucuzladı. Yolcuların tercihleri yanında mal taşınmasında hava yolu tercih edilen alternatifler arasında önemli bir yer elde etti.

Ancak hava yolu taşımacılığının küresel karbon salınımındaki payı giderek artıyor ve yaklaşık  %3 olduğu belirtiliyor. Bu, uçakların yakıt olarak tükettiği kerosenden kaynaklanıyor.  Bir yolcu uçağının tam dolu iken tükettiği yakıt ortalama olarak 0,03 L/km olması ve yanma sonrası oluşan CO2’in 100 yıl boyunca atmosferde varlığını sürdürmeye devam etmesi konunun önemini arttırıyor.

Aşağıdaki haber, atmosferin kirlenmesini azaltmak için AB‘nin aldığı karara tepkilerin, ödemeyiz bağırtılarının, tehditlerin ve yan çizmelerin nedeninin daha az kar etmeyi kabul etmeme olduğunu anlatıyor.

Halbuki ülkeler, dünyayı daha az kirleten ulaşım seçeneklerini planlanmalı ve bu seçenekleri teşvik edici önlemler almalı, havayolu taşımacılığı karşısında tren için çok daha fazla yatırım yapmalıdırlar. Trenin havayolu taşımacılığına göre %90’a varan daha az doğayı olumsuz etkilediği dikkate alınmalıdır. Yapılan bir çalışmada belirtildiği üzere Londra Paris arasında yolcu taşınmasında CO2 salınım uçakta 244 Kg/CO2 –yolcu iken tren için bu değer 22 KG/CO2 –yolcu olarak tespit edilmiştir. Öte yandan uçağın atmosferin üst katmanlarında saldığı CO2’in olumsuz etkisinin  yer seviyesinde salınandan 2-3 kat daha fazla olduğunun altı ayrıca çizilmelidir.