Kompozit malzemelerde pazar kaybı Avrupa pazarı ile telafi edilecek

Kompozit sektörü 2015’de yüzde 2 büyüdü. Ortadoğu ve Rusya pazarı yerine Avrupa pazarı ile sektör 2016’da büyümeyi arttırmayı hedefliyor.


Ürettiği hammaddeleri, sanayi ara mallarını ve son ürünleri ihale ve projeler çerçevesinde doğrudan ihraç eden Türkiye kompozit sektörü, ürünlerini ağırlıkla Avrupa, Rusya, Türk Cumhuriyetleri, Ortadoğu ve Afrika’ya gönderiyor. Global ekonomik durgunluğun yanı sıra özellikle Ortadoğu ve Rusya’daki siyasi ve ekonomik sorunların etkisiyle zor bir yılı geride bırakan sektör, ihracat yapılan ülke sayısını arttırmak ve yeni pazarlar kazanmak amacıyla da çalışmalarına hız verdi. Uzmanlar, bu ülkelerde iş yapan veya bu ülkelere ihracat yapan firmaların yeni arayışlara girerek, toparlanma sürecindeki Avrupa pazarına yöneldiğine dikkat çekiyor.        

İnşaat, rüzgar enerjisi, uzay ve havacılık ve otomotiv gibi anahtar sektörlere daha fazla nüfuz etme becerisine dayanarak uzun süreli gelişme gösteren Türkiye kompozit sektörü, global ekonomik durgunluk ve komşu ülkelerdeki siyasi sorunlar nedeniyle zor bir yılı geride bıraktı. İç pazarda seçimlerle birlikte hissedilen durgunluk ve kurdaki dalgalanmalardan olumsuz yönde etkilenen sektör, 2015 yılında daha çok ihracat odaklı çalışmalara ağırlık verdi. Özellikle Rusya ve Ortadoğu’daki siyasi ve ekonomik sorunlar firmaları olumsuz etkilerken, bu ülkelere ihracat yapan firmalar yeni arayışlara girerek toparlanma sürecine giren Avrupa pazarına yöneldi. Kompozit sektörü, Türkiye’de global büyümenin üzerinde bir büyüme gösterse de iç pazardaki durgunluk ve dış etkenlerin de olumsuz etkisiyle 2015 de gerçekleşen büyüme yüzde 2’yi buldu. Uzmanlar, yeni proje ve ihracat pazarlarını çeşitlendirme konusunda yaptıkları çalışmaların pozitif geri dönüşleriyle sektörün bu yıl sonunda yaklaşık yüzde 4 büyüyeceğini öngörüyor.

Üretimde en büyük payı CTP boru alıyor

Bugün itibariyle küresel pazarda kullanımı artan takviye malzemelerin özellikle cam elyafın yüzde 86’sı, karbon elyafın yüzde 12’si Türkiye’de üretiliyor. Reçinelerden ise polyester reçinesi ve vinyl ester reçine Türkiye’de üretilirken, epoxy reçineler ile termoplastik reçineler ithal ediliyor. Reçinelerin hammaddelerinin ise kayda değer kısmı yurtdışından tedarik ediliyor. Kompozit üretiminde kullanılan teknik tekstillerin üretiminin Türkiye’de yaygınlaşması ile birlikte bu alanda da sektör, tüm ihtiyacını yurt içinden karşılayabilme noktasına geldi.

Ürettiği hammaddeleri, sanayi ara malları ve son ürünlerini aldıkları ihaleler ve projeler çerçevesinde doğrudan ihraç eden sektör, bu ürünleri ihraç edilen her otomobil, otobüs, tekne, küvet gibi ürünlerin içinde de dolaylı şekilde ihraç ediyor. Sektör, ihtiyaç duyduğu kimyasal maddeleri ithal etmesine rağmen gerek Türkiye’de üretilen takviye malzemeleri ve reçineler ile gerekse teknik tekstil ve bitmiş ürünlerin ihracatı ile dış ticarette dengeyi sağlıyor. Kompozit Sanayicileri Derneği’nden alınan verilere göre, 1,3 milyar avro ve 245 bin tonluk Pazar hacmine ulaşan sektör, küresel pazarda olduğu gibi Türkiye’de de ikame malzemelerden pay alarak büyüyor. Sektör, 2015 yılında yaklaşık 235 milyon avro’luk doğrudan ihracat yaptı. Üretimde en önemli payı ise Türkiye’deki ve çevre ülkelerdeki talebin etkisiyle yüzde 45’i bulan CYP boru üretimi aldı. Yine, pultruzyon, SMC-BMC ve termoplastik enjeksiyon proseslerinin gelecek dönemde pazar paylarını artırmaları bekleniyor. RTM’nin ise özellikle rüzgar enerjisi, denizcilik, otomotiv ve taşımacılık ile su kaydırakları sektörlerinde gelişimini sürdürmeye devam edeceği öngörülüyor.

Uçaklarda kompozit kullanımının yaygınlaşması ile iş hacmini arttıracak

Orta ölçekli 200 firmanın yanı sıra kısmen kompozit işi yapan yaklaşık 800 şirketin bulunduğu sektörün gelecek 5 yıl içinde ortalama değer olarak yüzde 5, hacımda ise yüzde 4’lük bir büyüme göstermesi bekleniyor. Bunun yanında orta vadede Kuzey Amerika ve Avrupa’nın yüzde 56 olan Pazar payını yüzde 50’ye gerileyeceği, Asya Pazar payının ise yüzde 37’den 43’e çıkacağı tahmin ediliyor. Bu gelişme farklılığı ile kompozit endüstrisinin Kuzey Amerika ve Avrupa’dan Asya’ya ve diğer ülkelere doğru kaymasına neden olacağını dile getiren sektör temsilcileri, bu doğrultuda denizcilik, yapı ve inşaat ve tüketici mallarındaki büyümenin yıllık yüzde 2 olması bekleniyor. Aynı şekilde elektrik ve elektroniğin yanı sıra boru ve tank, taşımacılık ve uzay ve havacılık sektörlerinde büyümenin yüzde 3 ile 7 arasında gerçekleşeceği tahmin ediliyor. Rüzgar enerjisi uygulama alanındaki büyümenin  ise yaklaşık yüzde 15’i bulacağı belirtiliyor. Gelişmekte olan ülkelerde ekonomik büyümenin devam etmesi ve otomotiv ile rüzgar enerjisi gibi sanayilerin gelişmesi ile birlikte sektörün büyüme ivmesini arttıracağını ifade eden uzmanlar, bunun yanı sıra uzay ve havacılık sektöründe özellikle ticari uçaklarda kompozit malzeme kullanımın artarak, yoğun bir şekilde devam etmesi ile pazardaki iş hacminin de yükseleceğine vurgu yapıyor.

Küresel pazarda ise kompozit pazarı hacimsel olarak Çin’in ekonomik gelişmesine paralel olarak en fazla bu ülkede gelişme gösteriyor. Uzay ve havacılık sektörünün kompozit kullanım oranı hızlı bir artış trendi içine girdi. Rüzgar enerjisinde kompozit kullanımının hızlı artışı, bu alanının sektördeki yerini üst sıralara taşıdı. Termoplastiklerin gelişme hızı termosetlere oranla daha fazla oldu ve termoplastikler toplam kompozit pazarındaki yerini arttırdı. Enjeksiyon proseslerinin. El yatırmasına olan oranı her geçen gün arttı ve el yatırması teknikeri daha çok büyük parçaların üretimleriyle sınırlı kalmaya başladı.

 dünya, kompozit eki, 13 Ocak 2016