8 MART'I KUTLARKEN: TÜRKİYE'DE KADININ EN BÜYÜK SORUNU ŞİDDET

Kadir Has Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmanın sonuçları, Türkiye'de kadınların sorunları arasında başta şiddet olmak üzere kadın-erkek eşitsizliği, sokakta baskı ve taciz, eğitimsizlik, çevre ve aile baskısı ile işsizliğin yer aldığını gösterdi.

Kadir Has Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Araştırma Merkezi tarafından bu yıl ikincisi yapılan Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Algısı Araştırması’nın 2016 yılı sonuçları, 4 Mart 2016 Cuma günü bir basın toplantısıyla açıklandı. Üniversite’nin web sayfasında araştırma sonuçlarına ilişkin olarak aşağıdaki bilgilendirme ve değerlendirmelere yer verildi:

KADININ EN BÜYÜK SORUNU ŞİDDET

Türkiye genelinde 26 ilde 1.200 kişiyle yüz yüze gerçekleştirilen görüşmelerle yapılan araştırmada Türkiye genelinde kadınların en büyük sorunu olarak yüzde 77,8 ile “şiddet” ön plana çıktı. Ancak “şiddet” seçeneğinin, 2015 yılında çıkan yüzde 86,6’lık oranın gerisinde kalması dikkat çekti. “Türkiye’de kadının en büyük sorunu şiddettir” diyen erkeklerin oranı yüzde 79,8 olurken kadınların oranı ise yüzde 75,7’de kaldı. Kadınların erkeklerden daha yüksek oranla “kadının en büyük sorunudur” dediği bir başlık ise “eğitimsizlik” oldu (yüzde 34,8). Her iki grubun da kadın sorunu olarak tespit ettiği konular ise “kadın-erkek eşitsizliği” ( yüzde 41,5) sokakta baskı ve taciz (yüzde 37,5), işsizlik (yüzde 30,6), çevre ve aile baskısı (yüzde 29,9 ve 25,9) ile işyerinde baskı ve taciz (yüzde 16,7).” …………………

KADININ ADI İŞ HAYATINDA HALA YOK!

Araştırmanın “İş Hayatında Kadın” başlıklı bölümünde çıkan sonuçlarda ise kadınlar açısından oldukça üzücü bir tablo ortaya çıktı. Ankete katılan kadın katılımcıların yüzde 64,8’i şu an çalışmadığını ifade ederken, kadınlar, şimdiye kadar hiç çalışıp çalışmadığına dair soruyu yüzde 70,2 oranında “Hayır, çalışmadım” diye cevapladı. “Çalışmak ister miydiniz” sorusuna ise katılımcıların yüzde 72,2’sinin “Hayır” karşılığını vermesi dikkat çekti. “Hangi imkanlar sağlansaydı çalışmak isterdiniz” sorusuna katılımcıların yüzde 47,9’u ilk sırada “baba/eş/aile izni”ni gösterirken, bunu yüzde 41,5 ile “eğitim”, yüzde 27,9 ile “güvenli bir iş ortamı” izledi. Öte yandan “Kocası izin vermiyorsa kadın çalışmamalıdır” seçeneğine olumlu yaklaşan kadın katılımcıların oranın yüzde 35,3 olduğu gözlenirken, kadın katılımcılar aynı araştırmada “Çalışma arkadaşlarını fiziksel olarak taciz eden biri bu sebeple işten atılmalıdır” seçeneğine yüzde 73,7 oranında olumlu cevap verdi. Erkeklerde bu sorudaki olumlu yanıt oranı yüzde 71’de kalırken, sözlü tacizin işten atılma sebebi olmasına olumlu cevap veren kadın katılımcıların oranı yüzde 73,8; erkek katılımcıların oranı ise yüzde 70,3 oldu. …………………………

 KADINLARIN MECLİS’TE TEMSİLİ

Kadınların Meclis’te temsil edilmesi konusu ile bağlantılı olarak, politikanın erkeklerin işi olduğu görüşüne katılanların 2015 yılındaki oranın üzerine çıkması ve kadınların siyasete katılmasının kadına yönelik şiddeti azaltacağı yönündeki ifadeyi olumlu bulanların oranının bir önceki yılın gerisinde kalması dikkat çekici veriler olarak görünüyor:

Kadınların Meclis’te temsili Araştırma sonuçlarına göre ankete katılan katılımcıların yüzde 45,8’inin TBMM’de 51 ilâ 100 kadın milletvekilinin olduğu yönünde, TBMM’de halen 81 kadın milletvekilinin olduğu göz önüne alındığında, isabetli bir algıya sahip olduğu ortaya çıktı. Ancak “TBMM’deki kadın milletvekili sayısı yeterli mi” sorusuna, ankete katılanların yüzde 62,8 oranında “Hayır” dediği görüldü. Katılımcıların kadının siyasete katılımına ise çok fazla istekli olmadığı ortaya çıktı. “Politika erkeklerin işidir” ifadesine destek verenlerin oranı yüzde 27,9 olarak gerçekleşirken, bu oranın 2015 yılında çıkan yüzde 18,3’lük oranın üstünde çıkması dikkat çekti. Araştırmanın bu bölümünde ayrıca “Kadınların siyasete katılımının artması kadına yönelik şiddeti azaltır” ifadesine olumlu yaklaşımların oranı, 2015 yılında gerçekleşen yüzde 66,1’lik oranın gerisinde kalarak yüzde 54,9 olarak saptandı.” ………………

“AB ADAYLIĞI KADIN HAKLARI İÇİN UMUT MU?

Ankette yer alan sonuçlar Avrupa Birliği (AB) üyeliği ve adaylığının Türkiye’de kadın haklarının gelişmesi noktasında umut kaynağı olmaktan uzaklaşmaya başladığını ortaya koydu. Ankete katılanların yüzde 41,6’sının “AB adaylığı olmasa Türkiye’de kadın hakları daha da kötüleşirdi” ifadesine katıldığı gözlenirken, bu sonucun 2015’teki sonuçların üzerine çıkan tek başlık olduğu dikkat çekici bir unsur oldu. Öte yandan “AB üyeliği kadının aile içindeki rolünü tehlikeye sokar” ifadesine katılan katılımcı oranının, 2015 yılı sonuçlarının iki katından fazla çıkması da bir başka çarpıcı veri oldu. Söz konusu ifadeye katılan katılımcıların oranı 2015’te yüzde 12,5 olarak gerçekleşirken, bu yıl bu oran yüzde 26,8 oldu.”

Başka verilere de ihtiyaç duyulmakla birlikte, bu araştırmadan, 2015 yılına ait bazı verilerle karşılaştırıldığında toplumun geleneksel rollere giderek daha yatkın hale geldiği yönünde bir sonuç çıkarılabilir mi? Bu takdirde, Dünya Kadınlar Günü'nde ülkemiz ve ülkemiz kadınları için pek de  umut verici bir gelecek görünmüyor demektir.

                                                                                                                                        8 Mart 2016

http://www.khas.edu.tr/news/1336