Tehlikeli madde taşınmasında kontrol Bakanlık'ta

Tehlikeli madde taşıma firmaları “Yetkili Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanı” istihdam etmek veya bu hizmeti dışarıdan almak zorunda.


Tehlikeli maddeyle çalışan nakliyecilerle birlikte yüklemeden boşaltmaya ve ambalaja kadar ilgili tüm firmaları içeren ADR yönetmeliği 1 Ocak 2014 te yürürlüğe girdi. Bu tarihten itibaren piyasaya çıkan yeni araçlarda ADR standartları aranmaya başlandı. Mevcut 15-20 bin civarındaki araç ise kademeli olarak 2017 yılına kadar yaklaşık 2-2,5 milyar dolarlık yatırımla yenilenecek. Firmalara ağır cezai yaptırımlar getiren ADR Yönetmeliği ile birlikte sektörde hızlı bir değişim ve dönüşüm bekleniyor.

Yapılarındaki farklılıklarından dolayı taşıma esnasında genel düzene, insanlara, hayvanlara ve çevreye tehlike arz eden madde ve nesnelerin taşınması “tehlikeli madde taşımacılığı” olarak adlandırılıyor. Güvenli ve çevreci taşımacılık modelinin en önemli ayağını ise Tehlikeli malların Karayolu ile Uluslararası Taşımacılığına İlişkin Anlaşması (Accord Dangereux Router-ADR) oluşturuyor.

Uluslararası alanda 1965 yılından bu yana uygulanan, Türkiye’nin ise 2010 yılında taraf olduğu bu anlaşma, halen 47 ülkede yürürlükte. Tehlikeli maddelerin taşınması konusunda; Ambalajlama, dolum, nakliye, boşaltma ve tanker üretimi yapan firmalara bir dizi yaptırım ve belgelendirme zorunluluğu getiren “Tehlikeli Maddelerin Karayolu ile Taşınması Hakkında Yönetmelik” Türkiye’de 1 Ocak 2014 itibariyle yürürlüğe girdi. Yönetmelikle birlikte sektörde hızlı bir şekilde değişim ve dönüşüm bekleniyor. Tehlikeli maddenin sadece A noktasından B noktasına naklini değil, saklanması, yüklenmesi, boşaltılması gibi tüm süreçlerini kapsayan ADR düzenlemeleri, bu aşamada yer alan tüm firmaları bağlayıcı nitelikte ve beraberinde ağır cezai yaptırımlar getiriyor.

Sürücüler, mesleki yeterlik belgesi almak zorunda

Yönetmeliğe göre, 1 Ocak 2014’ten itibaren piyasaya çıkan yeni araçlarda, tankı ile birlikte ADR standartları aranmaya başlanacak. Tanker üreticileri artık yeni ürünlerini ADR normlarına göre üretmek ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından yetkilendirilen TSE’den ADR Uyum Belgesi almak zorunda. Mevcut 15-20 bin araç ise kademeli olarak 2017 yılına kadar yenilenerek, bu standartları karşılayacak duruma getirilecek. Yönetmelikte, tehlikeli madde taşımacılığı yapacak firmalara Bakanlık’tan “Tehlikeli Madde faaliyet Belgesi” alması ve firmanın “Yetkili Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanı” istihdam etmesi ya da bu hizmeti dışarıdan alması zorunluluğu getirildi. ADR ile tehlikeli madde taşıyan her türlü aracın operatör ve sürücülerinin sorumluluk, yükümlülük ve çalışma koşulları belirlendi. Sürücülere “Tehlikeli Mal Taşımacılığı Mesleki Yeterlik Belgesi(SCR5) alma şartı getirilirken, ADR ile ayrıca, tehlikeli yüklerin sınıflandırılması, şartların belirlenmesi, güzergahların ve park yerlerinin belli kriterlere uygun hale getirilmesi de hedefleniyor.

Öte yandan yürürlükte olan yönetmeliğin sorulara cevap verecek nitelikte olmadığını söyleyen sektör aktörleri, yetkili kurumlardaki çalışmaların tamamlanmamasından, mevzuat boşluklarından ve muhatap bulamamaktan yakınıyor.

Tehlikeli madde güvenlik danışmanı sıkıntısı yaşanıyor

Kurumsal lojistik firmalarında hizmet veren sürücüler SRC5/ADR Şoför Eğitim Sertifikası’ na sahip olsa dahi, nakliye sektörünün %80’ine hizmet veren spot piyasadaki sürücülerde bu oranın yok denecek kadar az olması ise diğer bir sorun olarak gösteriliyor. Özellikle üretici firmaların ADR standartlarına uygun ambalaj tedarik edemediklerini savunan sektör temsilcilerine göre, ’tehlikeli madde güvenlik danışmanı’ eksikliği de firmaların öne çıkan sorunları arasında yer alıyor.

Türkiye’ de taşınan tehlikeli maddelerin %67’si akaryakıt ve LPG

Türkiye’de yıllık 33 milyon ton tehlikeli madde taşınıyor. Bunun 22 milyon tonu parlayıcı, yanıcı ve patlama özelliğine sahip kimyasal maddeler olan akaryakıt ve LPG ürünü. Bu kapsamda kullanılan araç sayısının 55 bin, kayıtlı tanker sayısının 20 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. Treyler Sanayiciler Derneği’nden (TREDER) alınan bilgilere göre, Türkiye’de 100’ün üzerinde treyler üreticisi bulunuyor. Türkiye’de 2013 yılında üretilen tankerlerin yaklaşık %20’si ADR’li tankerlerden oluşuyor. Öte yandan sektör; 40’a yakın ülkeye treyler ihraç ediyor.

Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanı

Tehlikeli madde taşımacılığında gerek sürücülerin eğitimi ve gerekse taşınacak veya depolanacak tehlikeli kimyasalların çevreye verebileceği zararların önlenebilmesi için taşıma firmalarına “Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanı” istihdam etme veya bu hizmeti alma zorunluluğu getiriliyor.

(http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2014/05/20140522-25.htm)

Bu konuda yayınlanan yukarıdaki tebliğde bu danışmanların yetki belgelerini, ilgili bakanlığın yetkilendirdiği eğitim kurumlarından alabileceği belirtilmektedir. Danışman olabileceklerden istenen ise; Üniversitelerin lisans bölümlerinden herhangi birinden mezun olmak; Hürriyeti bağlayıcı suçu olmamak; Yangın söndürme eğitimine katılmak ve Eğitim yetkisine sahip yukarıda belirtilen kuruluşların eğitiminde başarılı olmakla sınırlı tutulmuş.

Kimyasal maddelere ilişkin üniversite düzeyinde temel eğitimden yoksun kişilerin bu tür bir belgeye sahip olmalarının sakıncalı olabileceği ve konunun bilimsel olarak masaya yatırılması gerektiği düşüncesiyle olsa gerek konu meslek odamızda da tartışılmış.

(http://www.kmo.org.tr/resimler/ekler/34e9ccd2953101f_ek.pdf?tipi=2&turu=H&sube=1)

Ancak her gün yeni bir kimyasal madde ile karşı karşıya kalındığı bir dünyada sorumluluk yüklenen bu uzmanlardan aranacak asgari niteliğin daha ayrıntılı olarak tanımlanması ve bu amaçla mevcut tebliğin ilgili tarafların katılımıyla yeniden ele alınması gerektiği açıkça görülüyor.

Mart 2014, Çağla Gül Saraç/ dünya araştırma servisi