ABD'de "Yeşil kimya" ödülleri

Tavuk tüylerinden ayakkabı derisi yapmak; bitkisel yağı yüksek voltaj trafolarında soğutucu olarak kullanmak ya da DNA’yı daha çevre dostu bir yöntemle sentezlemek. Bunlar ABD’de  Çevre Koruma Ajansı EPA, Amerika Kimya Topluluğu gibi kuruluşların sponsorluğunda verilen “Başkanlık Yeşil Kimya Ödülleri”ni bu yıl kazanan bilim insanları ve mühendislerce geliştirilen teknolojilerin bir bölümü. Chemical &Technology News internet sitesinde yer alan 11 Aralık 2013 tarihli habere göre,  bu yıl ödüle uygun görülen çalışmalar şunlar:

-Bir dizi toksisitesi düşük biyo bazlı polimerler ve diğer malzemelerin geliştirilmesinde kullanılan sayısal tasarım stratejileri nedeniyle “Akademi ödülü”ne layık görülen kimya ve biyomolekül profesörü Richard P. Wool ve arkadaşları, otomobil, devre, çatı malzemeleri, ayakkabı imalatında kullanılacak yapıştırıcılar, plastikler, köpükler ve sentetik deri elde etmek için bitkisel yağlar, tavuk tüyleri ve keten lifi gibi malzemeleri kullanıyorlar.

-Faraday Technology şirketi,  kaplama elektroliti olarak kanserojen olan altı değerlikli krom yerine daha az toksik olan üç değerlikli kromu kullanan bir proses geliştirdikleri için “Küçük ölçekli iş dünyası ödülü”nü aldı.

-Kimya sanayi devi Dow Chemical titanyum dioksit pigment partiküllerini kaplamak için geliştirdikleri kopolimer Evoque ile “Yeşil Reaksiyon Koşulları ödülü”ne hak kazandılar. Bu kopolimer,  pigment partiküllerini birbirinden ayırarak boyama özelliklerini iyileştirmeye ve bu şekilde titanyum dioksit kullanımını azaltmaya yarıyor.

-Cargill yüksek voltaj trafolarında kullanılmak için geliştirdiği ve Envirotemp FR3 adını verdiği, elektrik yalıtımında kullanılan bitkisel yağ bazlı bir akışkan ile “Daha yeşil kimyasalların tasarımı ödülü”nü aldı. Bu madde halen kullanılmakta olan petrol bazlı yağlara göre daha az parlayıcı ve daha az toksik.

-Analitik cihaz uzmanı olan Life Technologies ise DNA sentezlemek için polimeraz zincir reaksiyonunda kullanılan nükleotid yapı bloklarının sentezinde yaptığı yenilikle “Daha yeşil sentetik yöntemler ödülü”ne layık görüldü. Ödül alan yeni yaklaşım, temel araştırmalar, adli incelemeler, enfeksiyon hastalıklarının tanımlanması ve gıda güvenliği testleri için kritik önemde olan bu teknolojide ortaya çıkan kimyasal atık miktarını önemli ölçüde azaltıyor.

Bilim insanları bu ödüllerin “yeşil kimya” nın kimyacıların ve kimya mühendislerinin mesleki pratiğindeki yerini kanıtladığını belirtirken bu alanda büyük gelişme potansiyeli olmakla beraber dünyanın kat etmesi gereken daha uzun bir yol olduğunu ve hem sanayi hem de akademik dünyanın bu alandaki Ar-Ge çalışmalarını arttırmaları gerektiğini de ekliyorlar.

Bazen fantazi gibi gelse de alışageldiğimiz hammaddelerin yerine yeni malzemelerin kullanılması, yeni proseslerin ve kimyasalların geliştirilmesi, sentezlenmesi çok şaşırtıcı konular değil.  Ancak içinde yaşadığımız ekonomik sistemin temel işleyişi kâr, dolayısıyla maliyet, fiyatlar gibi etkenlere bağlı. Maliyet ve fiyatlar da,  hammaddelerin rezervleri/yeterliliği ve temini, konvansiyonel hale gelmiş mevcut üretim prosesleri, tedarik zincirleri ve bu faaliyetlerin her aşamasında yer alan ve kimisi uluslar arası nitelikte olan firmalar ve onların çıkarları gibi çok boyutlu faaliyet alanlarını ve ilişkiler sarmalını içinde barındırıyor.  Buradan da anlaşılacağı üzere, “yeşil kimya” adı altında sunulan yeniliklerin arasında uygulamaya daha kısa sürede sokulabilecek olanlar bulunduğu gibi,  piyasada yer bulması ve yaygınlaşması çok farklı değişkene bağlı olan, sadece akademik düzeyde kalabilecek olanlar da var.

http://cen.acs.org/articles/91/web/2013/12/Highlighting-Green-Chemistry-Achievements.html