YÖK’ Üniversitelerdeki kalite sorununu çözecek mi?

YÖK üniversitelerde kalite sorunu olduğunu düşünüyor(!). Çözüm için bir Kurul’a ve akreditasyon şirketlerine ihtiyaç duyuyor.


YÖK sonunda görevini ve sorumluluğunu hatırladı. Üniversitelerimizde şimdiye kadar görülmeyen (!) bir sorunu fark etti ve çözüm için bir adım atmaya karar verdi. Aşağıdaki haberden anlaşılacağı üzere YÖK, üniversitelerin kalitelerini bağımsız(!) Kuruluşlara denetletecek. Ancak bu denetleyen kuruluşların belirlenmesi, seçimi ve hazırladıkları raporlar YÖK tarafından kurulacak “Yüksek Öğretim Kalite Kurulu” tarafından değerlendirilecek.

Kurul’da devletin ve siyasal iktidarın kontrolünde bulunan tüm kuruluşlar yer alacak. Mesleklerin kendi örgütleri ise Kurul’da bulunamayacak.

Anlaşılan o ki, sorunu çözmek, yaraya parmak basmak yerine YÖK yine tedavi ediyormuş gibi görünmekle yetinecek.

YÖK böylece temel sorunların nedenlerini görmekten ve görmeyen gözleri oyan çözümleri hayata geçirmekten uzak duracak.

YÖK kalite sorunundan önce, öncelikle Türkiye’nin yüksek eğitimden geçecek insan gücü ihtiyacını belirlemelidir. Bu insan gücü ihtiyacının hangi özelliklerde olması gerektiğini ve bu gerekliliği yerine getirmek için yükseköğrenimde gerekli alt yapı ihtiyaçlarını tek tek ortaya çıkarmalı ve bunları tüm çevrelerde tartışmaya açarak kararlaştırmalıdır. Kimya mühendisine ihtiyaç var ise, YÖK bu insan gücünün hangi özelliklere sahip olması gerektiğini ve belirlenen  özelliklerde kimya mühendisinin yetişmesi için gerekli öğretim kadrosu unvan ve sayılarını, gerekli bina ve araç, gereç miktar ve özelliklerini saptamalıdır. Bu saptamaları yapmak zor değil, ancak zaman alan bir çalışmayı gerektirir. Bunun için belki bir çalışma kuruluna ihtiyaç olabilir. Ancak ne yönetmeliğe ve ne de akreditasyon şirketlerine ihtiyaç vardır.

YÖK bu çalışmaları tamamladığında mevcut eksiklikler ve fazlalıklar ortaya çıkacaktır. Ancak böylesi bir çalışma aynı zamanda 33 yılı geride bırakan bir Kuruluşun yükseköğretim için nasıl bir kambur olduğunu, siyasal iktidarlarla halvet durumunu, bilimsellik ve özerklikten ne kadar uzaklaştığını da gösterecektir.

 Böylesi bir çalışmayı yapmayacağını düşündüğümüzden, YÖK’ün bu ülkeye daha fazla yük olması engellenmelidir, diyoruz.

 

“Üniversitelere “kalite” sistemi geliyor

YÖK'ün yayınladığı “Yükseköğretim Kalite Güvence” sistemine göre üniversiteler beş yılda bir dış değerlendirmeye tabi tutulacak

Eğitim sisteminde üniversite sayısının hızla artmasıyla başlayan “kalite” tartışması yeni bir aşamaya geldi. YÖK, uzun süredir üzerinde çalıştığı ve taslak olarak haziran ayında kamuoyu gündemine gelen “Yükseköğretim Kalite Güvence” sisteminin oluşturulmasını içeren yönetmeliği yayınladı. Yönetmelik, üniversiteler için, iç ve dış kalite değerlendirme sistemi, akreditasyon ve sertifikalara ilişkin bir çerçeve oluşturuyor. Üniversiteler en geç 5 yılda bir “dış değerlendirme” yaptıracak. Eğer yaptırmazsa yeni oluşturulan Kalite Kurulu resen bu üniversitenin dış denetimini yaptıracak. YÖK bünyesinde Yükseköğretim Kalite Kurulu oluşturuluyor. Bu kurul, her türlü kriteri belirleyecek, denetim ve akreditasyon kuruluşlarına yetki verecek ve yıllık raporları derleyecek. Üniversitelerin “kalite sorunu” SOCAR CEO’su Kenan Yavuz’un, üniversite mezunlarını işe almak istemediğini ve yeni kurulan çoğu üniversitenin “sitcom” (komedi türünde TV dizisi) üniversitesi olduğunu belirten mesajlarıyla tartışılmaya başlanmıştı. 

Yönetmelikle, üniversitelerin eğitim, öğretim ve araştırma faaliyetleri ile idari hizmetlerinin iç ve dış kalite standardı, akreditasyona bağlanması bağımsız dış değerlendirme kurumlarının çalışma alanlarına yönelik düzenlemeler yapıldı. 

Yönetmelik, YÖK bünyesinde bir “Yükseköğretim Kalite Kurulu” oluşturulmasını ve bu kurulun üniversitelerin kalitesine yönelik çalışmaları yürütme ve akreditasyona dair yetkileri belirlemesini içeriyor. Bu kurul yıllık olarak “Yükseköğretim Değerlendirme ve Kalite Güvencesi Durum Raporu” ile kendisine verilen bilgi ve raporlardan bir genel rapor yayınlayacak. 

Yükseköğretim Kalite Kurulu 

Yönetmeliğe göre, her bir üniversite kalite sürecini yönetmek için “Yükseköğretim Kurumu Kalite Komisyonunu” kuracak. Yükseköğretim Kalite Kurulu, YÖK Genel Kurulu tarafından seçilecek 5, üniversiteler arası kurul tarafından seçilecek 4, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma, Maliye, Milli Eğitim, Sağlık bakanlıklarından birer olmak üzere 5 bakanlıklar, Türkiye Bilimler Akademisi, TÜBİTAK, Türkiye Sağlık Enstitüleri, Mesleki Yeterlilik Kurumu, Türk Akreditasyon Kurumu’ndan birer olmak üzere 5 kurum, TOBB temsilcisi ve öğrenci temsilcisinden oluşan toplam 21 üyeden oluşacak. YÖK ve Üniversitelerarası Kurul’dan seçilenlerin farklı üniversitelerden olması hükmü de yönetmelikte yer aldı. Öğrenci temsilcisinin nasıl seçileceğine ilişkin esaslar ise Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından belirlenecek. 

Yönetmelikle “Yükseköğretim Kalite Kurulu”nun görevleri, akreditasyon ulusal politikasını belirlemek, üniversitelerin kalite güvence sistemlerine rehberlik etmek, dış değerlendirme ilke, gösterge ve kurallarını belirlemek, üniversitelerin dış ve iç değerlendirme raporlarını inceleyerek tavsiyeler oluşturacak. Dış kalite değerlendirme ve akreditasyon kuruluşu olmak isteyen özel kuruluşların yeterliliklerine ilişkin görüşler de bu kurul tarafından verilecek. 

Dış değerlendirmeyi, yurtiçinde veya yurtdışında faaliyet gösteren ve YÖK tarafından verilecek Kalite Değerlendirme Tescil Belgesine sahip özel hukuk tüzel kişilikleri yapacak. Bu kuruluşlardaki “denetçiler” ise Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından görevlendirilen şirketlerde çalışan yetkin kişiler olarak tanımlandı.”

 24.07.2015,dünya, MEHMET KAYA